Tonlarca ağırlıktaki ekipmanların zorlu bir yolculuğun ve zahmetli bir kurulumun ardından rüzgar enerjisi sistemleri (RES) kanatlarını çevirmeye başlıyor. Yenilenebilir enerji kaynağı olan RES'lerin parçaları, Hindistan ve Avrupa'dan gemiyle Türkiye'ye getiriliyor. İzmir, Bursa ve Kocaeli'nde üretilen diğer ekipmanlarla birleşen parçalar, özel tırlarla montaj alanına taşınıyor. Bu taşıma işlemi için onlarca özel tır ve çekici kullanılıyor. Yolların açılması, refüj, üst geçit ve kavşak gibi noktalarda çeşitli işlemler yapılması gerekiyor. Montaj alanına ulaşımın sağlanması için büyük çaba harcanıyor. Her aşamada titizlik ve hassasiyet ön planda tutuluyor. Projenin başarılı bir şekilde tamamlanması için büyük bir ekip çalışması yürütülüyor.
Devasa Vinç ve Zorlu Taşıma İşlemleri
Montajın yapılacağı alanda ilk olarak 750 ton ağırlığındaki vincin kurulumu gerçekleştiriliyor. Hafriyat işlemleri tamamlandıktan sonra, eğitimli personel, yüksek rakımda ve zorlu şartlarda RES kurulumu için milimetrik hesaplamalar yapıyor. Parçaların taşındığı alanda güvenlik önlemleri de en üst düzeyde tutuluyor. Her bir parçanın ağırlığı ve boyutları göz önünde bulundurularak, taşıma ve kurulum planlaması yapılıyor. İş güvenliği uzmanlarının sürekli gözetimi altında yapılan çalışmalar, en yüksek güvenlik standartlarına uygun olarak yürütülüyor. Alanda çalışan herkesin eğitimli ve deneyimli olması, güvenli ve verimli bir çalışma ortamı sağlıyor. Bu devasa projeyi hayata geçirmek için yoğun bir çalışma temposu söz konusu.
100 Metrelik Kanatların Taşınması
Kayseri'nin İncesu ilçesinde Büyükşehir Belediyesi için RES kurulumu yapan yüklenici firmanın üst yöneticisi Samet Koç, türbinlerin kurulumunun uzun ve yorucu bir süreç olduğunu belirtiyor. Kurulum aşamasında yaklaşık 100 metrelik kanatların taşınmasının en zorlayıcı iş olduğunu vurguluyor. Türbin kanatları Hindistan'dan yola çıkarak yaklaşık 45 günlük bir gemi yolculuğunun ardından İzmir Alsancak Limanı'na geliyor. 'Jeneratör' parçaları ise Avrupa'dan Gemlik Limanı'na geliyor ve oradan İncesu'ya taşınıyor. Türbinleri taşımak için 10 kilometrelik yol inşaatı yapılması gerekiyor. Bu inşaat sırasında zeminle mücadele ediliyor, kaya çıkması nedeniyle tonlarca patlayıcı kullanılıyor. Ayrıca yaklaşık 7,5 kilometrelik bir enerji nakil hattı inşa ediliyor.
Milimetrik Hesaplamalar ve Detaylı Planlama
Şantiye şefi Yusuf Berkay Aslaner, uzunlukları 92 metreye ulaşan özel tırlarla yaklaşık 80 sevkiyat yapıldığını söylüyor. Alanda 450 bin metreküplük hafriyat işi yapılıyor. Her bir türbinin platform alanı 15 bin metrekare olarak tasarlanıyor. 165 metrelik bir vincin gelebileceği şekilde dizayn ediliyor. Yaklaşık 140 bin kilogram emisyon patlayıcı kullanılıyor. 3 türbin için toplamda 2 bin 100 metreküp dayanıklı beton kullanılıyor ve yaklaşık 8 bin delgi işlemi yapılıyor. Temel için 700 metreküp beton harcanıyor. 95 tona yakın demir donatı işçiliği gerçekleştiriliyor. Sevkiyatlar sırasında 100 metrede bir plaka testi yapılıyor. Malzemelerin ağırlığı 27 ton ile 84 ton arasında değişiyor. 1625 rakımda çalışma yürütülüyor. 750 beygirlik devasa çekiciler kullanılıyor. Malzemelerin yerleştirilmesi ve kaldırılması için milimetrik hesaplamalar yapılıyor. Vinçle kaldırılacak malzemelerin ağırlığı 84 tona ulaşıyor. 113 metre yükseklikte montaj yapılıyor.
Ekip Çalışması ve Uzun Süreç
Saha müdürü Muhammed Öztürk, yaklaşık 2 yıl süren veri toplama sürecinin ardından türbin modelini belirleyip RES kurulumu için çalışmalara başladıklarını belirtiyor. Türbinlerin yaklaşık 2-3 haftada taşınabildiğini, ilk türbinin transportunun tamamlanmasıyla montaja başlandığını söylüyor. Ana vincin sahaya yaklaşık 30-35 tırla geldiğini ve kurulumunun 3-4 gün sürdüğünü belirtiyor. Yaklaşık 25 kişiyle çalışılıyor. Vinç kurulumu 3-4 günde tamamlanıyor. Hava müsait olduğu takdirde bir türbinin montajı 3 günde tamamlanıyor. Devasa malzemelerin büyük emeklerle taşınıp kurulumunun yapıldığını vurguluyor. Yaklaşık 113 metre kule yüksekliği, 81,5 metre kanat uzunluğu ve 163 metre kanat çapıyla devasa bir türbinden bahsediliyor. Sadece iki kule arasındaki 160 civatanın her biri 25-30 kilo geliyor. Bu civatalar insan gücüyle kaldırılıp özel ekipmanlarla sıkılıyor. Bu işlemlerin çok zahmetli olduğunu vurguluyor.